14 Ağustos 2012 Salı

Oyuncu Tanıtımları #7 | Moussa Sow



Geçen sene Semih ve Bienvenu ile geçirilen sezonun ortalarında, 'artık böyle olmaz' diyerek yeni bir arayışa başlamıştık. Bu en güzel huylarımızdandır, bilirsiniz. Bir bölgemiz eksik olmazsa günümüz güzel, senemiz özel geçmiyor. Aranan ve bulunan isim, eskiden de adımızın birlikte anıldığı Sow olmuştu.

Liverpool ilgisini de duymayan olmamıştır. 'Ağabey, herifler yıllardır forvet öğütme makinesi olarak çalışıyorlar' mantığıyla oradan vazgeçme gibi bir durum olmadığını ve bizim neden bir adım önde olduğumuzu hepimiz biliyoruz. Öyle ya da böyle çok iyi bir ismi kadromuza kattık.

Peki sonra ne oldu? Sow Fenerbahçe formasıyla ligde çıktığı on maçta tam altı gol attı. Takıma alışma sürecini de içine katarsak eğer tatmin edici bir rakam olması gerekir diye düşünüyorum. Bir de Semih'in geçen sene yirmi beş maçta üç gol attığını ekleyeyim, belki bir şeyler çağrıştırır. Sow şüphesiz ki topu sırtında alıp gezmeyi seven bir adam değil. Bunları da yapıyor ama asıl işi bu değil. İşte tam da burada sürekli olduğu gibi, ''Bizim oyun sistemimiz tam olarak ne? Ya da ne olmalı?'' sorusu akla geliyor.

Bu soruların geneli de ayrı bir yazı konusu ediyor.. Yapılan transferlerin hepsi çok çok iyi. ''Peki sistemimiz için iyi mi? Biz ne oynamaya çalışıyoruz? Orta sahamız ve hatta defansımız oynamaya çalıştığımız şey için uygun mu? Kanatlarımız sanki başka bir oyunun kilit oyuncuları gibi değil mi?'' Bu ve bunun gibi çok soru var kafamda. Sormaya korkuyoruz, ne yapalım?

Konuyu dağıtmadan Sow'a geri dönelim. Sow bunun sonrasında malum sakatlığı yaşadı ve asıl katkı vermesi için alınan kısımda katkı alamadık. Tatile de o şekilde girdi. Malum linç süresi de hazırlık kampının başlangıcıyla başladı. Oruç şüphesiz ki o idmanı yapan bünye için çok zor. Orası ayrı konu ama Sow birden formsuz ve kötü futbolcu oluverdi. Basın ilk kıvılcımı attı. Bizim taraftarımız kıvılcımları çok sever, hiç dayanamaz. Birden ortalık mahşer alanına döndü. Sow öyle formsuz, Sow böyle çok oruç tutuyor derken Sow'u silip Gomis'i bile aldık.

Ben oturduğum yerden bunları izlerken, ''Ulan ne oluyor be!?'' diyebildim sadece. Bu adam ne emeklerle getirildi? Gelene kadar kimse inanamadı. Oynadığı ilk maçlarda gösterdiği performans ortada. Gomis kim yahu? İşin sistem tarafına gireceksek eğer, Gomis belki daha uygun olabilir. Sadece futbolcu profili açısından konuşuyorum. Twitter'da da paylaştığım gibi : Sow Gomis'i beşle çarpar, üzerine de Galatasaray'a attığı golü atar. Geçiniz.

Sonrasında kulüpten gelen açıklama, Sow'un kendi Twitter hesabından yaptığı doğrulamalar derken içimiz rahatladı. En azından benim içim rahatladı yani. Bu adam böyle kolay harcanamaz, harcanmamalı.

Ayrıca Selçuk Yula Galatasaray maçından önce bir açıklama yaptı. Sow tatile sakat gitmiş ve çalışamamış da. Aldığı fazla kilolarla dönmüş. Henüz takım ile oynamaya hazır değil, kadroda olacak tarzında açıklamalar yaptı. Alex'in olmadığı maçlarda -ki bunlar artacak gibi duruyor- Kuyt - Sow ikilisi efsane işler yapar, şimdiden yazın bir köşeye.

Çok fazla sulandırmadan, bizim taraftarı da uyandırmadan bu konunun kapanması çok güzel oldu. Sow formunu bulsun, o kadroya yazılacak ilk adamlardandır. Daha fazla ''Alhamdoullillah Victoire!'' yazısı görmek istiyorum. Yanındayız, güveniyoruz..

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails